Opaklık kavramını açıklayabilmek için geçirgenliği tanımlamak gerekir. Geçirgenlik şeffaf olmak veya ışığı iletmek olarak tanımlanabilir. “Opak madde nedir? “Opak maddelerin örnekleri nelerdir?” Soruları açıklarken öncelikle madde türlerini geçirgenliklerine göre açıklamamız gerekiyor. Maddeler herhangi bir maddenin ışığı geçirip geçirmemesine göre üçe ayrılır: Saydam maddeler, Opak maddeler, Yarı saydam maddeler. Şeffaf malzemeler ışığın dağılmadan arka tarafa geçmesini sağlar. Yarı saydam malzemeler, ışığın bir kısmının dağıldığı malzemelerdir. Yani ışığın şiddeti azalarak ilerlemektedir. Geçirgenlik boyutları makroskobik ölçeklere göre belirlenir. Makroskobik, büyük ölçeklerde ışık yoğunluğu foton cinsinden ölçülür. Fotonlara ışık birimleri denilebilir. Foton kavramı, kuantum biliminde, elektromanyetik alanların incelenmesinde kullanılan parçacık ve ışınların ölçülmesini mümkün kılan bir şablon olarak açıklanabilir.
Işık Geçirgenliği Formülü: Snell Yasası
Snell Yasası Malzemelerin tamamen şeffaf hale getirilmesi Snell yasasını takip etmekle mümkündür. Snell yasası, ışığın geliş ve kırılma açıları için sabit bir matematiksel formüldür. Snell kanununa uygun ışınlar maddelerden doğrudan ve kırılmadan geçer. Ayrıca malzemenin içinden geçen ışığın da bir görüntüsü vardır. Tıpkı gölgelerin oluşması gibi ışığın ortaya çıkması da şeffaf malzemeler sayesinde mümkündür. Gökkuşakları da aynı şekilde oluşur. Yarı saydam malzemelerin Snell yasasına uyması gerekmez ve aynı zamanda ışığın saçılımını da desteklemesi gerekmez. Opak malzemeler ışığın tamamen dağılmasını sağlar. Tıpkı duvar gibi düşünebileceğiniz opak malzemeler ışığı iletmez.
Geçirgenliğe Göre Maddeler
Şeffaf malzemeler genellikle tek bir renge veya birden fazla renge sahiptir. Bu sayede ışığın kırılmadan geçmesi için uygun bir zemin oluşturur. Opak maddeler genellikle ışığı emen renklerdedir. Başka bir deyişle ışığı emerler. Bu nedenle yaz aylarında siyah tişört daha fazla terlemeye neden olur ve açık renkli kıyafetler önerilir. Ayrıca ışığın kırılma açısı birçok farklı faktöre bağlıdır. Bu faktörler genel olarak şu şekildedir: Dalga boyutu, Malzemenin yapısı, Renk faktörü, Yapısal kusurlar (boşluklar, çatlaklar gibi)
Opak Madde Örnekleri
Opak Maddelere Örnekler: Opak maddeler genellikle mat görünür. Opak maddeler de doğada sıklıkla bulunur. Örneğin saklambaç oynarken arkasına veya arkasına saklanabileceğiniz maddeler opak maddelere örnektir. Veya yandan bakıldığında görünümünden içindeki sıvıyı tahmin edemeyeceğiniz camlar opaktır. Ahşap, seramik, porselen ve kil; Su ve cam gibi ışığın bir kısmını yansıtırken diğer kısmını ileten malzemelerden farklı olarak opaktır yani ışığı geçirmez. Opak malzemelere verebileceğimiz diğer örnekler şunlardır: Karton ve kartonDeri ceket Önündeki camdan dolayı ışığı yansıtıp iletse de arka cepheye veya duvara ışık iletmez.
Opak Kelimesi Nereden Geliyor?
Opak kelimesi Türkçede yazılı olarak ilk kez 1958 yılında görülmüştür. Türkçeye Fransızcadan gelen kelime opak olarak karşımıza çıkmaktadır. Opak; Fransızca opak anlamına gelir. Orijinal kökeni Latinceye dayanır ve Latince opacus sözcüğünden Fransızca opaque sözcüğüne evrilmiştir. Opacus “gölgeli, karanlık” anlamına gelir. Serbest çağrışım yoluyla Fransızcadan Türkçeye geçtiği düşünülmektedir.
Katılar Neden Işık İletmez?
Katılar neden ışığı iletmez? Dağınık yansıma, katıların neden ışığı iletmediğini açıklayabilir. Işığın katı maddelerin yüzeyinde her yöne saçılmasına dağınık yansıma denir. Işığın yayılabilmesi için herhangi bir kusurun yani çatlak, boşluk gibi yapısal koşulların olmaması gerektiğini belirtti. Katıları oluşturan mikroskobik maddelerin dizilişindeki düzensizlik yapısal bir bozukluktur ve ışığın kolaylıkla geçmesi için gerekli ortamı engeller. Bu nedenle granüler ve gözenekli katılar ışığı dağınık yansıma yoluyla iletmezler.
Sıvı ve Katılarda Işık Geçirgenliği Nasıl Belirlenir?
Işığın nesne yüzeyine yansıması görüntünün beyne düşüp görünür hale gelmesinin temelini oluşturur. Yani gözün görme işlevi ışıkla ilgilidir. Bu nedenle ışığın dağılım yolunu incelemek aynı zamanda görmenin işlevsel yöntemini de ortaya çıkarır. Bunu sıvı-katı ayrımı üzerinden örneklendirmek mümkündür. Daha önce de belirttiğimiz gibi dalga boyutu, ışığın malzemeler üzerindeki dağılımını ve geçirgenliğini etkiler. Sıvılarda ve katılarda geçirgenliğin belirlenmesi aynı zamanda dalga boyutuna da bağlıdır ve bu boyutun boyutu ışığın geçişini destekler. Işığın görünürlüğü Fizik alanında Brown hareketi ve frekansları üzerinden ayrıntılı olarak açıklanmaktadır. Sonuç olarak karmaşık ölçüm sonuçlarıyla açıklanabilecek ışık geçirgenliği kavramı, katı maddelerin ışığı iletmemesini açıklamaktadır. Bu sayede Türkçede opak dediğimiz opaklık somutlaşır ve belirginleşir. Bu tür içerikleri okumaktan hoşlanıyorsanız Bilim sayfamıza göz atmayı unutmayın.
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.